Yaşanılabilir bir gelecek için ...

TOHUM ‘un sürdürülebilirlik yaklaşımı, iş yapış şeklinin temel bir unsuru olarak çevresel, ekonomik, sosyal, toplumsal ve etik boyutları dengeleyerek geleceğe yönelik uzun vadeli değerler yaratmayı amaçlayan ideallerine bağlılığının göstergesidir. TOHUM yapısının tüm katmanlarında etkili bir şekilde benimsenen bu yaklaşım; yaşanabilir bir geleceği miras bırakma, doğal kaynakların korunması, toplumsal faydanın artırılması, ekonomik başarının sürdürülebilirliği ve toplumun genel refahının gözetilmesi ilkelerine dayanır. Sürdürülebilirlik yaklaşımı ile kurumsal sorumluluk duyarlılığını iş yapış şeklinin merkezine koyan TOHUM; sadece bugünün ihtiyaçlarını değil, gelecek nesillerin gereksinimlerini de gözeterek “Yaşanılabilir Bir Gelecek” ilkesi çerçevesinde faaliyetlerini sürdürmekte ve güçlü bir değerler sistemi oluşturmaktadır. Günümüzde insanlığın karşı karşıya olduğu küresel çapta artan çevresel sorunlar, doğal kaynakların sınırlı olduğu gerçeği, ekonomik eşitsizlikler ve toplumsal dengesizlikler, sürdürülebilirlik kavramının giderek daha fazla önem kazanmasına neden olmaktadır. Sürdürülebilirlik, gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla doğal kaynaklar ile toplumsal dengeyi koruma ve dengeleme gerekliliğini vurgular. Bu bağlamda, TOHUM (Toplumsal, Ortaç, Hizmet, Uyum, Merhamet) modeli sürdürülebilirlik yaklaşımı, tüm bu unsurları beş boyutta kapsamlı bir biçimde ele alarak, ihtiyaç duyulan dengeyi sağlamayı en üst düzeyde gerçekleştirmeyi amaçlar.


T

Toplumsal
Boyut

Toplumsal Adalet ve Katılımın Teminatı

Toplumsal boyut, insanların yaşam kalitesini yükseltmeyi, toplumları oluşturan tüm bireylerin ihtiyaçlarıyla haklarının gözetilmesini içerir ve adalet, eşitlik ile katılım ilkeleri etrafında şekillenir. Eşitsizliklerin azaltılması, cinsiyet eşitliği, toplumsal adaletin sağlanması ve insan haklarının korunması benzeri değerler bu boyutun öncelikleri arasında yer alır. Eğitim, sağlık, barınma gibi temel hizmetlere erişimin adil ve eşit şekilde sağlanması, toplumsal dengelerin oluşmasını destekler. Geleneksel bilgiler ile uygulamaların ve kültürel çeşitliliğin korunması, yerel toplulukların katılımının teşvik edilmesi, kültürel değerlerin sürdürülebilirlik politikalarına uyumlanması toplumsal boyutun temel bileşenlerindendir. Bu bağlamda, eşitsizlikleri azaltmaya yönelik politikalar ve sosyal güvenlik ağlarının güçlendirilmesi toplumsal boyutun temel hedeflerindendir.


O

Ortaç
Boyut

Sürdürülebilir Ekonomik Büyüme ve Yeşil Yatırımlar

Ortaç boyut, ekonomik faaliyetlerin çevresel etkiler ile toplumsal ihtiyaçlara duyarlı bir şekilde yürütülmesini içerir ve sürdürülebilir ekonomik büyüme, gelir eşitsizliğinin azaltılması ve adil ticaret ilkeleri etrafında şekillenir. Geleneksel ekonomik büyüme anlayışının ötesine geçen bu yaklaşım, doğal kaynakların sürdürülebilir bir şekilde kullanılarak korunmasına ve çevresel dengenin sağlanmasına odaklanır. Doğal ekosistemlerin zarar görmemesi, biyolojik çeşitliliğin devamlılığı, su ile hava kalitesinin korunması, endüstriyel atıkların azaltılması, yeşil ekonomiye geçiş, yeşil iş alanlarının inşası, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının yaygınlaştırılması, enerji verimliliğinin artırılması, sürdürülebilir tarım uygulamalarının teşvik edilmesi, adil ticaretin sağlanması, gelir eşitsizliğinin önlenmesi, yoksulluğu azaltılması benzeri konular ortaç boyutun temel öğelerindendir.


H

Hizmet
Boyutu

Kapsayıcı Kamusal Hizmetler ve İnsan Odaklı Yaklaşım

Hizmet boyutu, sürdürülebilirliği sadece ekonomik değil aynı zamanda temel toplumsal hizmetlerle de bağdaştırır. Kamusal hizmetlerin sürdürülebilirlik ilkelerine göre erişilebilir, kaliteli ve adil bir şekilde sunulmasını hedefler. Sağlık hizmetlerinin erişilebilir ve kaliteli olması, eğitim imkanlarının toplumun her kesimine açık olması, ulaşım altyapısının çevreyi koruyacak şekilde düzenlenmesi, temiz suyun temini, yeşil enerjinin yaygınlaştırılması benzeri önlemler, toplumun refahı ile sürdürülebilirliğini destekler. Bu tür hizmetlerin insan odaklı bir yaklaşımla tasarlanması ve sunulması, toplumun ihtiyaçlarına daha duyarlı çözümler üretilmesini sağlar. Bu boyut, toplumun temel ihtiyaçlarının önemli ölçütlere dayalı olarak karşılanmasının yanı sıra, verilen hizmetlerin çevresel ve toplumsal etkilerinin yönetilmesini de içerir.


U

Uyum
Boyutu

Çeşitlilik ve İşbirliğinin Gücü

Uyum boyutu, farklı paydaşlar ile toplumsal aktörlerin iş birliği içinde sürdürülebilirliği sağlamak için bir araya gelmesini ve ortak çözümler üretmesini ifade eder. Topluluklar, sivil toplum örgütleri, akademik kurumlar, özel sektör kuruluşları ile hükümetler arasında uyumun sağlanarak, güçlü bağlar kurulması doğrultusunda sürdürülebilirliğe yönelik stratejilerin geliştirilmesi, çözümlerin üretilmesi ve uygulanması bu boyutun ruhunu oluşturur. Bu bağlamda, ortak idealler etrafında katılımcı yönetim anlayışının yaygınlaştırılması, ortak projelerin geliştirilmesi, bilgi ile deneyim paylaşımının teşvik edilmesi, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada ve daha etkili bir şekilde gerçekleştirilmelerinde hayati bir rol oynar. Diyalog, katılım ve ortak çözüm üretme yeteneği ile çeşitli bakış açılarının dikkate alındığı bir platform sağlama amacı uyum boyutunun temel unsurları arasındadır.


M

Merhamet
Boyutu

Doğa ve Kültürel Mirasa Saygı

Bu boyut, sürdürülebilirliğin ‘insan başta olmak üzere tüm yaşam formlarına merhamet’ temelinde şekillenmesini savunurken, doğaya ve kültürel mirasa saygıyı vurgular. Doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı, doğal yaşamın korunması, biyolojik çeşitliliğin desteklenmesi, ekosistemlerin sağlıklı bir şekilde işlemesi, sürdürülebilir tarım uygulamalarının benimsenmesi, hayvan haklarının gözetilmesi benzeri değerlere odaklanır. Toplumun doğayla uyum içinde yaşaması, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma sorumluluğu, geleneksel bilgiler ile değerlerin yaşatılması, yerel toplulukların katılımıyla doğal kaynakların yönetilmesi, yerel ürünler ile el sanatlarının teşvik edilmesi, etik değerlere uygun hareket edilmesi merhamet boyutunun önemli bileşenlerindendir ve sürdürülebilirliği sadece maddi değil aynı zamanda manevi değerlerin korunması üzerinden ele alır.


TOHUM sürdürülebilirlik yaklaşımı, sadece ekonomik değil, çevresel, toplumsal ve kültürel unsurları da içeren kapsamlı bir bakış açısı sunar. Bu yaklaşımın benimsenmesi sürdürülebilirliği tüm boyutlarıyla bütünsel ele alarak dengeyi sağlamayı amaçlar; insanların ihtiyaçlarını karşılayarak doğayı korumayı, ekonomik verimliliği sağlamayı, toplumsal eşitsizlikleri azaltmayı ve kültürel çeşitliliği desteklemeyi mümkün kılar. Toplumsal, ekonomik, çevresel ve kültürel dengenin bir arada olduğu bir dünya, gelecek nesiller için yaşanabilir bir geleceğin temelini oluşturacaktır. TOHUM yaklaşımının hem bireysel hem de kolektif düzeyde benimsenmesi, daha adil, dengeli, sürdürülebilir ve yaşanabilir bir dünyanın inşasına katkıda bulunmak için atılmış önemli bir adım olacaktır.

Daha verimliüretkensürdürülebilirgüvenliyaşanılabilir bir dünya için ...